3 Ekim 2014 Cuma

Haber Nasıl Yapılmalı


                                                              
                                              GAZETE HABERİ

Gazetelerin insanlar üzerinde etki oluşturduğunu rahatlıkla görebiliriz. Çoğu gazetenin dünya görüşü farklıdır ve haberleri, kendi fikirleri ve yorumlarına uygun bir şekilde yaparlar. Hatta çoğumuz da kendi fikirlerimize yakın haber yapan gazeteleri okuruz. Örneğin Sözcü ve Cumhuriyet gazeteleri hükümetin açıklarını yayınlamaya çalışırken, Sabah, Akit, Star ya da Vatan gazeteleri hükümetin açıklarını kapamaya çalışıyor. Ya da Zaman gazetesinde, Hürriyet eki olan Kelebek’te gördüğümüz hiçbir magazin haberini göremeyiz. Zaman gazetesi muhafazakar bir gazetedir ve genelde bu gazetede bir kadın fotoğrafı bile bulunmadığını gözlemleyebiliriz. Peki gazeteden gazeteye değişen bu farklılıklar, yapılan haberler arasında nasıl farklılık gösterir? Bunu kısa bir örnekle açıklamak gerekirse, twitter ve gezi olaylarından örnek vererek açıklamak istiyorum. Gezi olaylarında, hükümet yanlısı medyalarda polis saldırılarını görmek mümkün değildi ve provokatörler eylemci gibi gösterilirdi. Muhalif medya aracılığıyla ise polis saldırılarının en yoğun yaşandığı yerleri en etkileyici şekilde izledik ve okuduk. Bu durumda 3 ayrı gazete tipi olduğunu görüyoruz: yandaş, muhalif ve objektif gazeteler. Haberi en doğru şekilde yapmanın tek yolu objektif olmaktır. Bir amaç gütmeden, görülen neyse onu görüntülemek ve yayınlamaktır. İşin içine yorum girdiği zaman okuyucuyu ister istemez yönlendirilmiş olur ve bu yanlıştır. Bir gazetecinin amacı “almak istediği görüntüyü” aramak olmamalı, sadece “varolan görüntüyü” aktarmak olmalı. Haber kasıtlı bir şekilde yapılmamalı. Bunun için en iyi yöntem haberleri yorumsuz olarak olduğu gibi yayınlanmaktır. Başlıklar yoruma dayalı yapılmadan konulmalıdır. Örneğin bir görüntünün üstüne “polis böyle dehşet saçtı” yerine “ polisin halka karşı tutumu” yazılabilir.

Aynı şekilde twitter’ın kapatıldığı dönemlerde her gazetede farklı haberler yapıldığını görebiliriz. Bu konuda ilk olarak 2 zıt gazete olan Sözcü ve Sabah gazetesi üzerinden konuşmak istiyorum.. Sabah hükümet yanlısı, Sözcü muhalif gazetedir, dolayısıyla yaptıkları haberler farklılık gösterir.. Örneğin twitterın kapatılması üzerine, Sabah gazetesi bu olayı doğal göstermek için, bir tek Türkiye’de değil Fransa dahil olmak üzere birçok gelişmiş ülkede de yapılıyor mesajını verdi ve bir köşe yazarı olan Mehmet Barlas’ın “ben olsam twitter I değil TİB I kapatırdım” yazısı yayınlanladı. Sözcü gazetesi ise, bu yasanın insan haklarını ihlal ettiğini savundu. 9 Nisanda twitterın, maliye bakanının vergi kaçırdığını açıklaması üzerine, 12 nisanda Başbakan Avcılar’da yaptığı konuşmasında, twitterın burada ofis açarak vergi ödemesi gerektiğini söyledi. Facebook, youtube ve twitter gbi internet sitelerinin kar amacı güden şirketler olduğunu, Türkiye’de vergi ödemeden yüksek kazançlar elde ettiğini ve bu kaçakçılığa engel olacaklarını söyledi. Bu açıklama 12 nisan tarihinde yandaş gazetelerde yayınlandı. Ama aynı tarihte Sözcü gazetesinin twitter ile ilgili verdiği haber, “kuşların yarısı öldü” başlığıyla, toplam twitter kullanıcısının yarısının sahte hesap olduğu ve hiç tweet atmadığı, twitter’ın sahte hesaplarla mücadele ettiği idi. Başbakanın açıklaması ile ilgili bir şey yoktu.

Yazımı şöyle bir benzetmeyle kapatmak istiyorum; İstanbul’u betimleme yoluyla konu alan bir filmde, gelir düzeyi daha yüksek Boğaz’da yalıda yaşayan insanların hayatları ve o bölgeler de yansıtılabilir; Hacı-hüsrev veya Zeytinburnu gibi gelir düzeyleri daha düşük olan yerleşim yerlerinde yaşayan insanların hayatları ve bu bölgeler de yansıtılabilir. Tahmin edebiliriz ki İstanbul hakkında bir şey bilmeyen bir insanda oluşturulan etki her iki şekilde de çok farklı olacaktır .











 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder